İznik'e dönüş (28 Şubat 2009)

Terminal otobüsünde uyuklayan adam.

İznik minibüsü.

Tam olarak anlam veremedim aslında. Bir çeşit serender mi desem yoksa henuz bitmemiş bir kulübe mi :) Orada birilerinin oturduğu kesin.

Objektifime yansıyan, aynadaki ben (28 Şubat 2009)

Nesrin'in Heykel'deki muanehanesi (28 Şubat 2009)

Kahvaltıyı Yeşil Çay Bahçesinde yaptık. (28 Şubat 2009)

Nesrin'le Yeşil Camii'nin ve Türbenin arka tarafında yer alan, Yeşil çay bahçesinde kahvaltımızı yaptık. Manzarası, Bursayı izlememize olanak verdi.

Tabiki zorla çekiyorum Nesrin'i :))

Bursa yolları, Yeşil Camii bölgesi (28 Şubat 2009)

Bu sokaklarda antikacılar ve eskiciler olduğu için, değişik şeylerle karşılaşabiliyorsunuz. Bu körük, eski zamanlarda hamamlardaki ateşi canlı tutmak için kullanılmış olmalı. Ya da bir demir atölyesine aittir.

Çeşitli Hamam Kurnaları

Eski Bursa evleri

Kuş yuvaları ( 28 Şubat 2009)

Nesrin'le kahvaltı için çıktığımızda gittiğimiz yolda ilginç sürprizler vardı: Biri bu kuş yuvalarıydı. Ahşaptan ve taştan oularak yapılmış birbirinden değişik kuş yuvaları, yol kenarında, Kuşlarla ilgili bir derneğin yan duvarlarında asılıydı.

Oyuncu ve uykucu kediler (26 Şubat 2009)

İznik Pazarı (25 Şubat 2009)

Tolga ve Babam Ömerle birlikte pazar gezintimiz. İznikte pazar Çarşambaları. Şehir her çarşamba bir curcunaya dönüşür. Civar köylerden gelenler, alışverişe gelenler, İznik sokakları dolar taşar.

Uğramadan ve iki laf etmeden geçmediğimiz, İbrahim Abi'nin tezgahı. ( Sağdaki) Babamla sohbet halinde. Babam onları lafa tutarken ben de fotoğraflarını çekiyorum :)

Fotoğraflarının gazete'ye asılmayacağına (!) söz verdiğim güzel gülen hoş sohbet kadınlar. Fotoğrafları kendime çektiğime pek inanmasalar da yine de kabul ettiler.

İznik Pazarı'nın İznikli gençleri: PHP öğrenmeye başlamış. Web yazılımının geleceğin mesleği olduğunu düşünüyor. Biraz bu konuda da konuştuk.

Ara ara komik gelen kelimeler de yazıyor tezgahlarda. Vaşinton! :)

Şöminemiz de yakıldı (24 Şubat 2009)

Ebru'dan sonra Şömine yakma sırası Tolga'ya geldi.

Benim bi türlü tam başaramadığım iş.

Ve şömine keyfi...

Tolga'yla Göl kenarında kahve molası ve Enstalasyon(!) Çalışması (23 Şubat 2009)

Tolga'nın başladığı Enstalasyon Oyunu

Tolga bu yerleştirme oyunu için malzeme arayışında.

İşte malzemeler de belirlendi.

Sonuç:

Kanka oldular :)

Ne demişler, "Gülü seven dikenine katlanır"

:)